Blog mim görsün :P

Madem tıkandık yazamıyoruz, bari yazması en kolay şeyden, yani mimlerden gidelim: Rehberlik soruları mimini (bu nasıl bir isim yau?) bir zamanlar Egosantrik ve Harmony göndermişlerdi. Bu arada rehberlik olayına karşı tee liseden kalma bir antipatim vardır, bizim sorunlarımızı sözde dinledikten sonra bi koşu gidip müdire hanıma yetiştiren Esma hocam sağolsun… 😛 Neyse, lafım meclisten dışarı, çok şahane rehberlik öğretmenleri de vardır eminim. Bu vesileyle tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü de kutlar, hepinize yeni yılda bol zamlı maaşlar dilerim. Konu koptu gidiyor yalnız, ben iyisi mi mime geçeyim:

Kendini Seviyor Musun?

Sevmek ne kelime, kendime bayılıyorum! Şaka diil, “ay benim canım kendim!” diye kendimi sevicem şimdi, ehuehe 😀 Herkesin de kendisini sevmesi gerektiğine inanıyorum, zaten başka çaremiz de yok: Ömür boyu bu insan olmaya mahkumsak kendimizi sevmeye, dolayısıyla sevilesi bir insan olmaya gayret etmek zorundayız.

Yapmaktan Hoşlandığın Şeyler

Güzel yemekler yemek (namnam!), güzel filmler/diziler/animeler izlemek, güzel ruhlu insanlarla muhabbet etmek, kitap okumak, yazı yazmak, yürümek, uyumak, hayal kurmak, yüzmek, … ooo, bitmez ki bu! Ben kısaca “güzel yaşamak” diyeyim, siz anlayın 🙂

Hedeflerin Nelerdir?

Çok iyi bir hoca ve araştırmacı olabilmek istiyorum. Şu anda en büyük idealim bu. Ardından iyi bir romancı olmak geliyor. Ardından iyi bir anne olmak. Bu son ideal günün birinde ilk sıraya yükselebilir, ama henüz değil 🙂

Kendini bir cümleyle anlatır mısın?

Özünde iyi niyetli ama bu iyi niyet suistimal edilince delirip gözü dönen; neşeli ama öyle coşkulu değil de sessiz neşelilerden, otuz yaşına gelse de hâlâ utangaç ve çocuksu kalacak olan bir insan evladı.

Nefret Ettiğin Şeyler Nelerdir?

Saygısız insanlar. Her türlüsü. Özensiz yapılan işler. Güzelleştirmek varken çirkinleştirmek.

Favori şarkıların, filmlerin, kitapların nelerdir?

Hangi birini sayayım? Çoook… Ama hadi size kısa bir liste:

Şarkı: “Naci en Alamo” “Ederlezi” “Gel Ey Seher” JJ’in güzel sesinden For you it’s separation for me it’s waiting, Orange Range’den Kizuna ve şu iki veledin seslerini muhteşem kullandıkları Concerto Pour Deux Voix (görürsünüz bi gün ben de bu şarkıyı onlar gibi söylüycem, evde çalışıyorum, asjddajsdkjas :D).

Film: Le Fabuleux Destin d’Amelie Poulain, Im Juli, La Vita E Bella. Daha sevdiğim çok film var ama ilk 3’üm budur sanırım.

Kitap: Sizi şu yazıya alalım.

İlham Aldığın Kişiler

İdealist ve başarılı kadınlar idolümdür. Örneğin asırlık çınarlardan Muazzez İlmiye Çığ, kitaplarına doyamadığım Alev Alatlı, rahmetli Türkan Saylan, Halet Çambel… İnşallah günün birinde benim ismimi de onların arasında anarlar 😉

Death Note’u sen bulsaydın ne yapardın?

Valla açık açık söylüyorum, PKK’nın lider kadrolarını teker teker avlardım! Hiç sevgi kelebeği takılamam şu anda; masum insanlarımızın katlinden sorumlu olan bu iğrenç mahlukları yok ederdim. Sonra gazeteciliğe soyunur, dünyanın bütün siyasi katillerini tek tek bulup yok etmeye adardım kendimi: Başkalarının beynini yıkayan, onları kendi amaçları doğrultusunda ölüm makinelerine dönüştüren, ama bir biçimde adaletten kaçan soykırımcıları öldürürdüm (anne ben Dexter oldum :P) Hazır elim değmişken tecavüzcülere de el atardım sonra: Gerçi bu pisliklere verilecek en büyük cezanın hadım etmek (hatta mümkünse o pis çüklerini kesip boğazlarına sokmak!!) olacağına inanıyorum ama death note’un böyle bir fonksiyonu yok maalesef… O yüzden bir alt cezayı verip onları da öldürmekle yetineceğim… (N’oluyo lan, ne biçim nefret doluymuşum ben meğer o_O)

“5 şey” mimini ise Oyuncu cadısı taze taze yolladı. Bu tazecik mis kokulu mimi aylardır bekletmekten küf tutmuş mimlerin arasına atmaya kıyamadım, hazır elim değmişken aradan çıkarayım dedim. İşte geliyor:

Hikaru’nun çantasındaki 5 şey:

Ohooo, ne beşi kaaarşim: her kadın gibi benim çanta da ufak bir çarşamba pazarı kıvamında, beş kiloluk ağırlığıyla omuz ağrılarımın başlıca sebebi! Ahan da şimdi önüme döktüm teker teker yazıyorum: Cüzdan, telefon, anahtarlar, Zülfü Livaneli’nin Serenad kitabı (ivit sonunda başladım. çıkmıtlıyım ^^),  göz damlası, bir adet akbil (bimbambom çok şükür dostlar, artık benim de bir akbilim var!), arapsaçına dönmüş kulaklıklar, öğretmen kimliğim, her türlü takı-toka, bir kırmızı bir pembe ruj, rimel, göz kalemi, kadın bağı :P, fi tarihinden kalma bir paket selpak, yüzyıllık alışveriş fişleri, 0.5 uçlu kalem, sakız kâğıdı (??), kuaför kartviziti (?!), diş ipi (!!!) ve dermatolog kardiş sağolsun eşantiyon 50 faktör güneş kremi 🙂

Odandaki 5 favori şey

Artık “küçük kızımın odası” safhalarını geçtiğimiz için evimdeki 5 favori şeyi yazayım:

Bu köşe Uzak Doğu köşesi. San Francisco-Japantown hatırası bir adet ejderha, aynı şehrin Chinatown’undan gelen bir Uzak Doğu bebeği. Zaten benim Uzak Doğu sevgim sağolsun, şehri mi gezdik Japon-Kore-Çin üçgeninde mi takıldık belli diil 😛 😛

Bir adet kitap tutucu. Sevgili Kuzu bey’in Zihni Sinir mağazasından hediyesidir 🙂 Zihni Sinir Taksim’de bir yerlerdeydi bu arada, mutlaka gidip görün, süper şeyler var 🙂 Kitaplarım ise bir diğer favori nesne(leri)m olarak listede yerini alsın 😉

Buzdolabı süsleri. Hepsini birden çekemedim, çünkü bi yığın kebapçı-dönerci-noodle’cı-çiküfteci vs. broşürünü tutmaktalar… Siz aradan görebildiklerinizle idare ediverin gari.

Bu ay yapmayı planladığın 5 şey?

Şu arapsaçına dönen makalenin işlerini bitirip bi yerlere göndermek (gırrr!),  eski arkadaşlarla buluşmalara devam etmek (bir çoğunu yıllar sonra görmek çok güzel oluyor :)), Mahşer-i Cümbüş’e gitmek, gardaşım gelince İstanbul’u keşfetme gezilerine onu da dahil etmek veee dansa başlamak! Bu dans meselesi aylardır aklımda ama inşallah bu ay olacak artık. Tembel popomu kaldırmayı başarabilirsem olucak olucak 😛

Almak istediğim 5 şey

Hımm… Salona güzel birer lamba, kırmızı tonlarında tablolar, kırmızı dekorasyon objeleri, oturma odasına mavili tonlarda bir halı, ayaklı bir vazo… Evet, ev dekore ediyoruz da.. 😛

Seni mimleyen kişiden etkilendiğin 5 şey

O karizmatik bakışları, buğulu sesi… asjaskdaksdkjaksd bu nası soru olum?? 😛 Sevgili cadıcım, üzgünüm ama cinsel tercihlerim gereği senin yalnızca zekândan etkilenebiliyorum, lütfen mazur gör 🙂 Çok şahane, kafa bir gacıdır, çok da çalışkandır kendisi.

Bu mimi de HaticeHayal ufaklığıma, aylardır bi gram yazı yazmamış hain Masalevi‘ne ve en son bıraktığımda Song Joong Ki’nin yanaklarını mıncırma hayalleri kuran Deniz‘e paslıyorum, hayrını görün canlar ^^

About hikaruivy

a big fan of shoujo animes/jdramas/kdramas loves to eat, write, read and watch!
Bu yazı kişisel, mim içinde yayınlandı. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

17 Responses to Blog mim görsün :P

  1. akirafa dedi ki:

    Kitap tutucunda pek oricinal ve güzelmiş çok beğendim^^ Ahh death note bulunca yapıcağımız şeyler ne kadar da benzer 😀 Bu arada paylaştığın JJ şarkısı hangi dizinin ostsinde kullanılmıştı? Bir dizide rast geldim diye hatırlıyorum ama adı bir türlü çıkmıyor ya da tamamen popomdan da sallıyor olabülürüm 😀

    • hikaruivy dedi ki:

      aman efenim daha güzelleri size olsun inşallah 🙂 sungkyunkwan scandal’ın soundtrack’indeydi. aahhh hem diziyi, hem soundtrack’ini hem de jaejoong’u ne çok severim bilemezsin, ehuehe 😀

  2. HaticeHayal dedi ki:

    Şu an ağlamak istiyorum 😀
    İlk mim’imi aldım heheeeeyt! 😀
    Bu mimle’de seni daha çok tanıdım unnie, şarkılara da bayıldım bu arada ^_^
    Umarım Ddeath Note’u bir gün bulursun 😉

    Teşekkürleeeeeer ❤
    Hadi gittim ben 🙂

  3. Namnamnam negzel yazı olmuğğşş. Kitap tutucuya ben de bayıldım. Kuzu bey zevkinize sağlık efendim. Saygılar 😀 Ev iyice Hikaru’nun Renkli Dünyası sıtayla olacak desene. Ay müzikleriniz de ne güzelmiş öyle. JJ’nin bu şarkısına da bayülüyüm müsadenizle:D Sizin içinizde az nefret dolmamış hani, elimize böyle bir şeyler geçse resmen seri katil olacakmış bizden 😀 Ama hak veriyorum. Elceğizlerine sağlık

    • hikaruivy dedi ki:

      bana kalsa ev iyicene hikaru’nun renkli dünyası stayla olacak ama neyse ki kuzu bey gerekli müdahalelerde bulunup uçuk fikirlerimi dizginlemeyi başarıyor 🙂 JJ’in çoğu şarkısı çok güzel ama bunu daha bir içten okumuş sanki yavrım 😛 öperim cnm ^^

  4. makinosev dedi ki:

    istanbul sana hiç yaramadı çingu 😛 eskiden daha çok yazardın seni bozduk mu ne :S yazı çıkarma hızımız istanbul trafiği gb yavaş ikimizinde, bir sirkelenmek lazım ama ona bile zaman yok 😛 ama olsun bize mim gönderen cadımız var 😉
    başta makalen olmak üzere ışık hızında planlarını gerçekleştirin umarım, çok öptüm oxoxo

    • hikaruivy dedi ki:

      sorma makinocan sorma… istanbul yendi beni 😛 bu arada havalar soğumadan bi daha buluşup lunaparka gitcektik, nooldu o iş? 😛 lunapark yapamasak da sen müsait olunca haber ver bana, bostancı sahilde bi çay bi nargile içelim bari 😉 öperim kuzum ^^

      • makinosev dedi ki:

        aneeeeem biz lunapark yapacağğdık, arada piyango gb sıcak bir gün yakalarsak ben seni o gün dürteyim 😀 olmadı kadıköyde manga alabileceğimiz bir yer var oraya giderik , liste fiyatından indirimli oluyor hem 😀 death note’un tr’si de var 😀
        resmen bir aydınlandım, neşelendim, heves yaptım, iyi hatırlattın hikaru 😀

  5. deniz dedi ki:

    Aha da adım mıncırıkçı Deniz’e çıktı.Sen daha çok mıncırmak istiyosun, ihale bana kalıyo 🙂

    Mimin ilk kısmını yapmış bulunmakta olup, es geçecem.Ama ikinci kısım için saolasın.Mutlaka yazacam da, ne zaman?Belirsiz 🙂 Mim yazısıyla olsa bile yeniden seni sahalar da görmek çok güzel hocam. ^^
    *Kitap tutucuna bayıldım.Süper, süper ,süper 🙂
    **Makale için kolay gele, Allah sabırlar versin.Bir de beklemesi var bu işin :S

    • hikaruivy dedi ki:

      kıh kıh kıh 🙂 psikolojide yansıtma mıydı bu, neydi? hani sende olan kusurları başkasında görür, topu onlara atarsın ya, işte öyle bir şey 😛

      mimin ilk kısmını yapmayan bi ben kalmıştım zati, sen ikinci kısmı yap canım. bu arada bugün gün boyu evdeyim, tembellik yapıp internette takılıcam, belki bir yazı daha çıkarırım aradan 😉 makaleyi bekleme olayını hiç sorma, ömür törpüsü 😦 neyse kabul gelsin de her türlü revision’a açığım, yapıcaz artık el mecbur 😛 sevgilerimle canım ^^

  6. Oh Yoon Joo dedi ki:

    Yazının başında yani ilk mimde buram buram iyilik meleği caaanıığm diye kendinden söz ettiren Hikaru kız 2.mim sonlarında gerçek dünya’ya geri dönüp alayına isyan çıkarmış ellerine sağlık ^^

    Çantanda ki 5 şey… Hmmm belediye zorla girip boşaltma işlemi başlatacak bence bu gidişle 😀 O kaaa fişi dışarı boşaltsan (geri dönüşüm kutusu civarındayken en azından yap 3 5 ağaç kurtulur :P) Cıkcıkcık Hikarucum olmadı 😛

    İsteklerini en kısa zamanda yapabilmeni dilerim, ayrıcana bu aralar bildiğin Gısganıyorum mod on olduğundan mıdırı nedir Uzak Doğu köşene tirin tirin yanaşıp çantamdaki boşluğu doldurasım geldi (: Bizim hiiiç Uzak Doğu köşemiz olmadı apla!

    30’una yaklaşan Hikaru! 18’den öteye geçebilirmiş gibi o deli ruhun (: 18 iyidir can gerisini dert etme 😉

    • hikaruivy dedi ki:

      melek yüzlü görünsem de içimde nasıl bir cadı yatar sen zaten iyi bilirsin oyuncu cadım 🙂 çantada bi ben kendim yokum hakkaten, belediye gelip buraya kaçak kat çıkmışsınız diye çantama el koyup gidebilir 😛 fişleri çöpe attım artık, kısmet bi sonraki temizliğe 😛

      oy kıskanma sen gınalı guzum, nazar etme ne olur, daniel’den iste senin de olur 🙂 😀 o diil de kazara yolum kore’ye filan düşerse artık kaç bavulla geri dönerim belli diil 😛

      yaş dediğin nedir, altı üstü bir sayıdan ibaret… bizim ruhumuz on sekizlik çıtır be yav! 😀 bence de iyidir. öperim 😉

  7. Harmony dedi ki:

    Yazılarını çok özlemişim unni! ^_^ Çok eğlenceli olmuş. 🙂 🙂

    İlk mimin adı benden gelme galiba. 😀 Mimleyen arkadaş isim koymamıştı, ben de rehberlik soruları gibi diyerek başlık attım, ordan patladı gitti. 😛 Yalnız unni rehberlik hocan neymiş öyle, vay ispiyoncu, cık cık cık. >< 😀

    Vuhuuuuuv! Uzak Doğu köşene bittim, çok güzeel. *-* Ah o kitap tutucu da çok yaratıcıymış. *-* Gözlerimi yazıdan yavaş yavaş çekiyorum. ^^" 😀 Çantanda kendi çantamı gördüm, yani okul çantam bir nebze daha iyi ama yazın kullandığım normal çantayı şimdi açsam döksem bahsettiğinden farklı olmayacak. 😀 Umarım makaleni bitirmiş, planlarını gerçekleştirmişsindir. ^^ Öpücükleeer. ^_^

    • hikaruivy dedi ki:

      ah ah ben de blog okuyup yazmayı pek bi özledim ama bir türlü kavuşamadık harmony’cim… rehberlik soruları ismini sen koymuştun, doğru. çok da güzel oturmuş valla, aklına sağlık 🙂 bizim rehberlikçi enteresan bi insandı yav, rehberlik olayını çok yanlış anlamış çooook… bizi bu çantalar mahvediyor, fıtık olursak sebebi bunlardır! 😛 ben de öpüyorum şirinler şirinesi 🙂

  8. güzzi dedi ki:

    Kendini bir cümleyle tanımlamak zor olmuş sanırım. Bu kadar virgül Orhan Pamuk’un cümlelerinde bile yok yahu

    • hikaruivy dedi ki:

      asjdkaksdljaksldsalk 😀 😀 en azından ben “kendimi tek cümleyle tanımlamam imkansız” diye kolaya kaçmadım, uzun-muzun tek cümleye sığdırdık kendimizi 😉

hikaruivy için bir cevap yazın Cevabı iptal et